- Katılım
- 10 Nisan 2019
- Mesajlar
- 6,434
- Tepkime puanı
- 10
- Yaş
- 33
- Konum
- İstanbul
- Cinsiyet
-
- Bay
- Takım
- Beşiktaş
iş
isim
1. isim Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma
"İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir." - S. F. Abasıyanık
2. Bir değer yaratan emek
3. Birinden istenen hizmet veya birine verilen görev
"şimdi Mısır'a memuru olduğum bankanın bir işi için geldim." - Ö. Seyfettin
4. Sanayi, ticaret, tarım, maliye vb. alanlara ilişkin ekonomik etkinliklerin bütünü
"İşler durgun."
5. Kamu yararına yapılan işler
"Güvenlik işleri."
6. Herhangi bir yere düzen verici, günlük yaşayışı sağlayıcı her türlü çalışma
"Bu evin işi çok."
7. Geçim sağlamak için herhangi bir alanda yapılan çalışma, meslek
"Sonunda bir iş buldum." - S. F. Abasıyanık
8. Ticari anlaşma, alışveriş
9. Herhangi bir maksatla kurulan düzen
"İşlerini bırakmışlar, dükkânlarını kapamışlar, akın akın şehri terk edip gidiyorlardı." - Y. K. Karaosmanoğlu
10. Bazı deyimlerde "yarar, çıkar" anlamında kullanılan bir söz
"O, işini bilir. Bu, benim işime gelmez."
11. Yapılan şey, davranış
"Yoksullara yardım etmekle çok iyi bir iş yaptım."
12. Nakış, örgü, makrome gibi elde yapılan şey
"Komşu kadın elindeki işini dizine bırakıp geline döndü." - M. ş. Esendal
13. Emek, işçilik, ustalık
"Bu örtü, işi ağır bir örtüdür."
14. İşlem
"İşimi görmediler."
15. Bir kimseye özgü olan görüş, anlayış
"Bu, bir zevk işidir."
16. Yetenek
"Demek bende daha iş varmış ki ilin öğretmeni seçtiler." - M. İzgü
17. Sorun, konu, mesele, maslahat
"Etrafın gülüşmeleri arasında iş anlaşıldı." - H. C. Yalçın
18. Gizli neden veya maksat
"Çoktandır köylünün şurada burada yayıp gezeceği ehemmiyetli bir iş, bir keramet gösterememişti." - R. H. Karay
19. fizik Bir kuvvetin uygulanma noktasını hareket ettirirken harcadığı güç
"Erg, jul, kilogrammetre, vatsaat, kilovatsaat iş ve enerji birimleridir."
isim
1. isim Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma
"İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir." - S. F. Abasıyanık
2. Bir değer yaratan emek
3. Birinden istenen hizmet veya birine verilen görev
"şimdi Mısır'a memuru olduğum bankanın bir işi için geldim." - Ö. Seyfettin
4. Sanayi, ticaret, tarım, maliye vb. alanlara ilişkin ekonomik etkinliklerin bütünü
"İşler durgun."
5. Kamu yararına yapılan işler
"Güvenlik işleri."
6. Herhangi bir yere düzen verici, günlük yaşayışı sağlayıcı her türlü çalışma
"Bu evin işi çok."
7. Geçim sağlamak için herhangi bir alanda yapılan çalışma, meslek
"Sonunda bir iş buldum." - S. F. Abasıyanık
8. Ticari anlaşma, alışveriş
9. Herhangi bir maksatla kurulan düzen
"İşlerini bırakmışlar, dükkânlarını kapamışlar, akın akın şehri terk edip gidiyorlardı." - Y. K. Karaosmanoğlu
10. Bazı deyimlerde "yarar, çıkar" anlamında kullanılan bir söz
"O, işini bilir. Bu, benim işime gelmez."
11. Yapılan şey, davranış
"Yoksullara yardım etmekle çok iyi bir iş yaptım."
12. Nakış, örgü, makrome gibi elde yapılan şey
"Komşu kadın elindeki işini dizine bırakıp geline döndü." - M. ş. Esendal
13. Emek, işçilik, ustalık
"Bu örtü, işi ağır bir örtüdür."
14. İşlem
"İşimi görmediler."
15. Bir kimseye özgü olan görüş, anlayış
"Bu, bir zevk işidir."
16. Yetenek
"Demek bende daha iş varmış ki ilin öğretmeni seçtiler." - M. İzgü
17. Sorun, konu, mesele, maslahat
"Etrafın gülüşmeleri arasında iş anlaşıldı." - H. C. Yalçın
18. Gizli neden veya maksat
"Çoktandır köylünün şurada burada yayıp gezeceği ehemmiyetli bir iş, bir keramet gösterememişti." - R. H. Karay
19. fizik Bir kuvvetin uygulanma noktasını hareket ettirirken harcadığı güç
"Erg, jul, kilogrammetre, vatsaat, kilovatsaat iş ve enerji birimleridir."