- Katılım
- 17 Mart 2019
- Mesajlar
- 7,436
- Tepkime puanı
- 9
- Cinsiyet
-
- Bayan
"şu benim gömleğimi götürün de babamın yüzüne koyun o artık rahatlıkla görmeye başlar. Sonra bütün ai*lemizi de bana getirin."
Yehûda dedi ki: Kanlı gömleği ben götürüp de baba*mı mahzun etmiştim. şimdi de bunu ben götüreyim de ona bedel olarak ferahlandırayım ve gömleği aldı, yalına*yak yola düştü. Yanında yedi tane çörek vardı. Yiyemeden o mesafeyi kateyledi.
Allah (c.c.) indinde hükmedilen mühlet tamamlanın*ca Ya'kûb (a.s.)'a Yûsuf (a.s.)'un kokusunu o kadar uzak mesafeden duyurdu.
Sabâ rüzgârı; daha Ya'kûb (a.s.)'a müjdeci haberi ulaştırmadan evvel Yûsuf (a.s.)'un kokusunu ulaştırmak için Allah (c.c.)'dan izin istedi, Allah (c.c.)'da müsa'ade etti ve ulaştırdı.
"Vakta ki kafile (Mısır'dan) ayrıldı, babalan (Ya'kûb (a.s.) dedi ki: "Bana bunak demezseniz inanın ki şimdi Yûsuf (a.s.)'un kokusunu duyuyorum." "(Yanındakiler) dediler ki Allah (c.c.)'a yemîn olsun ki, sen hâlâ eski yanlışlığında ber devamsın. Fakat müjdeci gelip de onu (Ya'kûb (a.s.)'un) yüzüne koyduğu, o da derhal eskisi gi*bi görmeğe başladığı zaman dedi ki": "Ben size sizin bil*meyeceğiniz şeyleri Allah (c.c.) tarafından biliyorum de*medim mi?" Dediler: "Ey babamız; bizim için günahları*mıza istiğfar ediver. Biz hakikatte suçlu idik. Ya'kûb (a.s.) da: "Sizin için Rabbime sonra istiğfâr ederim. Hakîkat şudur ki çok günah örtücü, çok merhamet edici an*cak O'dur."
Yehûda dedi ki: Kanlı gömleği ben götürüp de baba*mı mahzun etmiştim. şimdi de bunu ben götüreyim de ona bedel olarak ferahlandırayım ve gömleği aldı, yalına*yak yola düştü. Yanında yedi tane çörek vardı. Yiyemeden o mesafeyi kateyledi.
Allah (c.c.) indinde hükmedilen mühlet tamamlanın*ca Ya'kûb (a.s.)'a Yûsuf (a.s.)'un kokusunu o kadar uzak mesafeden duyurdu.
Sabâ rüzgârı; daha Ya'kûb (a.s.)'a müjdeci haberi ulaştırmadan evvel Yûsuf (a.s.)'un kokusunu ulaştırmak için Allah (c.c.)'dan izin istedi, Allah (c.c.)'da müsa'ade etti ve ulaştırdı.
"Vakta ki kafile (Mısır'dan) ayrıldı, babalan (Ya'kûb (a.s.) dedi ki: "Bana bunak demezseniz inanın ki şimdi Yûsuf (a.s.)'un kokusunu duyuyorum." "(Yanındakiler) dediler ki Allah (c.c.)'a yemîn olsun ki, sen hâlâ eski yanlışlığında ber devamsın. Fakat müjdeci gelip de onu (Ya'kûb (a.s.)'un) yüzüne koyduğu, o da derhal eskisi gi*bi görmeğe başladığı zaman dedi ki": "Ben size sizin bil*meyeceğiniz şeyleri Allah (c.c.) tarafından biliyorum de*medim mi?" Dediler: "Ey babamız; bizim için günahları*mıza istiğfar ediver. Biz hakikatte suçlu idik. Ya'kûb (a.s.) da: "Sizin için Rabbime sonra istiğfâr ederim. Hakîkat şudur ki çok günah örtücü, çok merhamet edici an*cak O'dur."