hayal, -li
(haya:li), Arapça ?ay?l
1. isim Zihinde tasarlanan, canlandırılan ve gerçekleşmesi özlenen şey, imge, hülya:
"Mustafa Kemal hayallerin değil hakikatlerin adamı idi." - Falih Rıfkı Atay
2. isim Belli belirsiz görülen şey, gölge.
3. isim, fizik Görüntü:
İnsanın aynadaki hayali.
4. isim, ruh bilimi İmge.
5. isim, eskimiş Aydınlatılan bir perde arkasında deri veya kartondan yapılmış, hareket edebilen resimler ve bunlarla oynatılan oyun:
"Hayal yani Karagöz oynatan bir sanatkârmış." - Abdülhak şinasi Hisar
(haya:li), Arapça ?ay?l
1. isim Zihinde tasarlanan, canlandırılan ve gerçekleşmesi özlenen şey, imge, hülya:
"Mustafa Kemal hayallerin değil hakikatlerin adamı idi." - Falih Rıfkı Atay
2. isim Belli belirsiz görülen şey, gölge.
3. isim, fizik Görüntü:
İnsanın aynadaki hayali.
4. isim, ruh bilimi İmge.
5. isim, eskimiş Aydınlatılan bir perde arkasında deri veya kartondan yapılmış, hareket edebilen resimler ve bunlarla oynatılan oyun:
"Hayal yani Karagöz oynatan bir sanatkârmış." - Abdülhak şinasi Hisar