hazmetmek, -der
(ha'zmetmek), Arapça ha?m + Türkçe etmek
1. -i Sindirmek.
2. -i, mecaz Hoşa gitmeyen bir davranışı karşılıksız bırakmak, içine atmak.
3. -i, mecaz Katlanmak, dayanmak, sabretmek:
"Zannediyorum ki bu acıyı hazmedemeyeceğim." - Reşat Nuri Güntekin
(ha'zmetmek), Arapça ha?m + Türkçe etmek
1. -i Sindirmek.
2. -i, mecaz Hoşa gitmeyen bir davranışı karşılıksız bırakmak, içine atmak.
3. -i, mecaz Katlanmak, dayanmak, sabretmek:
"Zannediyorum ki bu acıyı hazmedemeyeceğim." - Reşat Nuri Güntekin